iPara Blog

Online alışveriş ya da e-ticaret siteleri için kullanıcıların davranışları oldukça önemli veriler sunar. Site üzerinden elde edilen veriler doğrultusunda da geliştirilmesi gereken noktalar belirlenir.

Kullanıcıların siteye yöneldiğinde hangi içeriklere ya da ürünlere baktığı kadar kaç farklı sayfaya göz attığı da hayli kritik bir veridir. Bu yüzden web sitenizi ziyaret eden kullanıcıların davranışlarını analiz etmenin yollarından bir tanesi de bounce rate yani hemen çıkma oranını takip etmektir. 

O yüzden bu yazımızda bounce rate kavramını inceleyeceğiz ve nasıl düşürüleceğinden bahsedeceğiz. Öncelikle bounce rate kavramını biraz daha açalım. 

Bounce Rate Nedir: Kullanıcıların Siteden Hemen Ayrılması

Bir web sitesini ziyaret eden bir kullanıcının, sitede gezindiği ilk sayfa dışında başka bir sayfaya gidip gitmemesi bounce rate olarak ifade edilir. Bu kavram kullanıcıların bir siteye yönelip kayda değer bir eylem gerçekleştirmemesi ve yöneldikleri ilk sayfayı inceledikten sonra siteden ayrılmaları ile ilgilidir.

Daha açıkça söylemek gerekirse bounce rate, bir kullanıcının web sitesinden hemen çıkma oranı anlamına gelir. Siteye giren kullanıcı, sayfa değiştirmek ve butonlara tıklamak gibi herhangi bir eylem yapmadan siteden çıkarsa bounce etmiş olarak görünür.

Sitenizden hemen çıkan ve hemen çıkmayan kullanıcılar arasındaki oran ise bounce rate oranı olarak kabul edilir. Bu metrik ise Google Analytics tarafından ölçülür ve Google Analytics raporları sayesinde görülebilir. 

Ayrıca bir kullanıcı sayfanıza gelmiş, içeriğinizi okumuş ve sitenizden ayrılmış da olabilir. Yani bounce rate, sitenizdeki içeriğin değersiz olduğu anlamına gelmez, böyle okunmamalıdır. Kullanıcının sitenizdeki sadece o konuyla ilgilenmesi ya da içeriklerin doğru linklenmemiş olmasıyla da alakalı olabilir. 

İnternetten satış yapan siteler için oldukça önemli bir veri olan bounce rate oranını düşürmek için ise şunları yapabilirsiniz: 

Web Sitenizin Hızını Artırın

Web sitenizin hızı, bounce rate oranını etkileyen faktörlerin başında geliyor. Kullanıcılar açısından bir sitenin ve sayfaların yavaş açılması çoğunlukla siteden direkt şekilde çıkılmasına yol açıyor. O yüzden sitenizin 2-3 saniye içerisinde açılması gerekiyor. 2-3 saniye üstündeki açılma süreleri ise yavaş olarak kabul ediliyor. 

Clickbait Yöntemlerden Kaçının

Clickbait, tık tuzağı adı verilen yönlendirmelere deniyor. Kullanıcıları sayfanıza çekmek için yanlış yönlendirmeler yapmak olumsuz sonuçlar doğuruyor ve kullanıcılar sitenizden herhangi bir eylemde bulunmadan ayrılıyorlar. O yüzden kullanıcılara karşı dürüst olmak ve yanlış yönlendirmelerden kaçınmak gerekiyor.

Kullanıcı Deneyiminizi Geliştirin 

Kullanıcı deneyimi, bir sitenin en çok dikkat etmesi gereken unsurlardan. Eğer siteniz kullanıcı dostu bir yapıya sahip değilse bounce rate oranlarınız yüksek olur. Unutmamalısınız ki kullanıcılar iyi bir deneyim yaşadıkları sitelerde daha fazla kalırlar. Bu nedenle hem tasarım hem de içerik olarak kullanıcılara modern bir site sunmalısınız. 

Kaliteli İçerikler Sunun 

Content marketing ya da içerik pazarlaması dijital dünyanın öne çıkan kavramlarından. Eğer doyurucu ve kaliteli içerikler sunarsanız kullanıcılar sitenizde daha fazla vakit geçirmek isterler. Bu da bounce rate oranlarınıza olumlu şekilde yansır. O yüzden pazarlama stratejilerinizi oluştururken içerik üretmeye de yer vermelisiniz. 

Bunun yanı sıra içeriklerinizi linklerken de dikkatli olmalısınız. Yapacağınız yanlış linklemeler de bounce rate oranını düşürebilir. 
Bu öneri ile yazımızın sonuna geliyoruz, ancak okumaya devam etmek istiyorsanız E-ticaret Siteleri İçin Video Pazarlama İpuçları yazımıza geçebilirsiniz.